Rönesans Eğitim Vakfı tarafından düzenlenen ‘1000 Dokunuş 1 Şehir’ isimli etkinlikte bir araya gelen bin öğrenci, kent haritası üzerinden hayallerindeki Ankara’yı tasarlıyor.
Rönesans Eğitim Vakfı, ‘1000 Dokunuş 1 Şehir’ etkinliğinde bin öğrenciyi Sincan Belediyesi Kongre ve Fuar Alanı’nda bir araya getirdi. Sincan Kaymakamlığı, Sincan Belediyesi, Sincan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Rönesans Eğitim Vakfı ve Ankara AKS iş birliğiyle Ankara’daki toplam bin öğrenci, Sincan ev sahipliğinde ‘Sıfır Atık: Geleceğini İnovasyonla Şekillendir’ atölyesinde fikirlerini haritalara döküyor. 3 gün sürecek atölyelerde her gün farklı öğrenciler, oluşturdukları takımlarla kent haritaları üzerinde çalışarak ulaşım, yeşil alanlar, sosyal donatılar, kültür sanat ve spor ile sürdürülebilir yaşam alanları konusunda mimari ve sosyolojik bakış açısıyla çözüm odaklı fikirler üretecek.
"Çevremizi daha korunabilir ve daha güzel bir hale getirmeyi hedefliyoruz"
Ankara Erman Ilıcak Fen Lisesi 9. sınıf öğrencilerinden Zeynep Sena Karakaya, projelerinde 2030 yılında daha güzel bir çevrede yaşayabilmeyi amaçladıklarını vurgulayarak, "Projemizde Sincan’ın çöplük merkezi yakınlarına bir santral kurduk. Bu santral, çöplüklerdeki metan gazını kullanarak gazı enerjiye çeviriyor. Açığa çıkan enerji şehre sunuluyor. Şehre atık ayrıştırıcı çöp kutuları koyuyoruz. Bu kutular kağıt, pil, plastik ve cam olarak atıkları ayrıştırıyor ve bize ayrıştırılmış olarak sunuyor. Devlet, bunları toplayıp merkezlere ileterek dönüştürüp, toplumun maddi olarak daha alt sınıfta olan insanlara bunları bağışlayarak, toplumun gelir düzeyini ve refahı arttırmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda bize verilen haritada çok fazla boş arazinin olduğunu fark ettik. Bu alanları değerlendirmek için dağın güneş alan kısımlarına güneş panelleri koyuyoruz. Güneş panelleri açıya göre ayarlanabilir. Buradan da güneş enerjisi elde ediyoruz. Aynı zamanda oraya bir ağaçlandırma sistemi koyduk. Ağaçlarla da oksijen elde ederek çevremizi daha korunabilir ve daha güzel bir hale getirmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.
"Sanayi bölgesinin insanlar için daha yaşanılabilir bir yer olmasını sağladık"
Altındağ Yıldırım Beyazıt Fen Lisesi öğrencilerinden Tarık Kaan Sarı ise, kendilerine sanayi bölgesi alanına ait bir haritanın verildiğini ifade ederek, "Sanayi bölgesi üzerindeki atıklara göre bir proje gerçekleştirdik. Projemizde bisiklet yollarını daha yüksek seviyede ilerlettik. Yeşil alanlar kurduk. Aynı sanayi bölgesi içindeki binaların üstüne yeşil alanlar kurarak, aşağıda oluşan atık ve tozları yukarda bitkilerin ve temizleme rafinelerinin temizlemesiyle daha güzel bir çevre oluşturduk. Aynı zamanda geri dönüşüm kutuları ve binaları oluşturarak, toplanan atıkların geri dönüştürülerek merkezden diğer bölgelere gönderilmesini sağladık. Haritamız üzerinde verilen Çubuk Deresi üzerine bir temizleme rafinesi kurarak dereyi temizledik. Elektrikli araçlar için şarj istasyonları kurduk. Sanayi bölgesinin insanlar için daha yaşanılabilir bir yer olmasını sağladık" dedi.
"Sanayi bölgesi olarak yerleştirilen yerler bize verilen haritada boş olarak gösterilmiş"
Kendilerine verilen haritanın eski bir harita olduğuna değinen Sarı, "Bazı boş alanlar aslında şu anda dolu. Sanayi bölgesi olarak yerleştirilen yerler bize verilen haritada boş olarak gösterilmiş. Ben bunu tahmin etmiştim zaten. Bu yüzden haritalardan bakarak boş bölgelerin tekrar ağaçlandırılması ya da yapılandırılması, boş olmayan bölgeleri de işaretleyerek o bölgeye bir şey yapılmamasını amaçladık" dedi.
"Kaliteli malzemeler kullanarak daha yüksek bina imkanı sağlayabilecek yerler tasarladık"
Çağrı Bey Anadolu Lisesi 9. sınıf öğrencisi Belinay Nurten Güçlü, projede yeşil alanın fazla olmasına önem verdiklerini belirterek, "Çarpık kentleşme yüzünden herhangi bir şehirde, sokakta ya da caddede bir sürü gereksiz bina, gecekondu ve kullanılmayan yerler var. Biz bu yerleri tasarruflu kullanmak için bir proje geliştirdik. Bu projede bizim için önemli olan şey çok fazla yer değil, az yere fazla konut sağlamak. Projemizde metro alanları, doğal tabiat alanlarının insanların sıklıkla ulaşabileceği yerlerde bulunmasını tercih ettik. Bu yüzden de gereksiz binaların yerine kaliteli malzemeler kullanarak daha yüksek bina imkanı sağlayabilecek yerler tasarladık" şeklinde konuştu.